Kayıtlar

Temmuz, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şükür" ile "Daha" arasında...

  Daha önce ne istediğimizi bulma, tatmin ve mutluluk duygusu ve hedef belirleme gibi konularda yazmıştım. Bu konular aslında bu haftaki yazının konusuna "ön aşama" oluşturacak nitelikteydi. Özellikle aşırı sıcaklar ve nemle boğuştuğumuz bugünlerde, "buna da şükür" diyebilmek ile "daha fazlasını istemek" arasında gidip geldiğimizi fark ettim ve bu konuda yazmak istedim. Aslında şükür duygusu, elimizde olanın bize yetmesinden kaynaklanan bir mutluluk hissidir. Hayatımızın birçok alanında bu yeterllik ve mutluluk hissini yaşayabiliriz: Sağlık, kariyer, ekonomik durum, aile ilişkileri, romantik ilişkiler, arkadaşlıklar, vb. Ancak burada yaşam kalitemizde fark yaratacak bir ayrıntı gizlidir: Bu mutluluk veya tatmin hissi gerçekten doymuş olmaktan mı kaynaklanmaktadır yoksa aslında ümitsizliğin getirdiği elindekine razı olma durumundan mı? Birinci durumda duygusal veya fiziksel olarak ihtiyacımız olan neyse ona ulaşmış olmanın doygunluğu, tatmini ve mutluluğu s...

Ederi kadar değer

Resim
  Bazen bazı insanlara gereğinden fazla değer veririz ve bunu da bizi uğrattığı hayal kırıklığı sonucunda anlarız. Her aradıklarında ulaşılır oluruz. İlgi istediklerinde en fazlasını veririz. Ağladıklarında yanında oluruz, onlarla ilgili en ufak detayı bile hatırlarız fakat bizden alacakları bittikleri zamanda ilk sildikleri biz oluruz, bu hiç şaşmaz. Bu yüzden denge kurmak çok mühim. Her türlü ilişkimizde bir denge ve mesafe olmalı. Eğer bu dengeyi ve mesafeyi koruyamazsak sonra üzülen taraf biz oluyoruz. Birisi eğer bir derdini sadece size anlattığını söylüyorsa muhtemelen bu doğru değildir çünkü böyle ilgi bağımlısı insanlar derdini birçok kişi ile paylaşır. Herkesten topladığı ilgiyle beslenir ve istediğini elde ettikten sonrada ortadan yok olur gider. Böyle insanların samimiyetine hiçbir zaman güvenmedim ve bu saatten sonrada güvenmem. Birine verdiğim değerin ve önemin karşılığını aynı ölçüde bile olmasa da bir miktarını bile almıyorsam o insan benim için bitter. Attığım mesaj...

Kadına şiddete hayır!

  Dünyanın her yerinde kadınlar fiziksel, psikolojik, ekonomik ve cinsel şiddete maruz kalmaktadır. Bu şiddetin kökeninde kadınlara yönelik yapılan cinsiyet ayrımcılığı yatmaktadır. Bu cinsiyet ayrımcılığı, toplumun gelenek ve göreneklerine işlemiştir. Toplumun gelenek ve görenekleri de her geçen gün bu ayrımcılığın güçlenmesine neden olmaktadır. Kendi toplumumuza baktığımızda “Karı gibi yürümek”, “karı gibi gülmek” gibi tabirler günlük hayatta insanlar tarafından aşağılayıcı bir anlamda kullanılmakta ve bunun gibi toplumun kelime haznesine yerleşmiş cümleler bu cinsiyet ayrımcılığını beslemeye devam etmektedir. Kadın cinsiyetini aşağılayıcı bir sıfat haline getiren toplum, sadece cümleleri ile değil davranışları ile de bu psikolojik şiddeti devam ettirmektedir. Toplum, kadını “güçsüz, kırılgan, bakıma muhtaç” olarak nitelendirerek onun bir erkeğin bakımına ve korunumuna muhtaç olduğunu düşünmektedir. Yetişkin kadınlar bu etiketler ile mücadele etmeye çalışırlarken yeni doğan kız ç...

TÜRK İSLÂM ÜLKÜSÜ

  Son zamanlarda Ülkemiz, iç ve dış kaynaklı çok sayıda bölücü ve yıkıcı saldırılara maruz kalmaktadır.  Mesela, Türkiye aleyhinde, birçok “zıt kuvvet” el ele verebilmekte, Siyonist, kapitalist ve komünist çevreler, Ülkemize karşı rahatlıkla bir araya gelebilmektedirler. Düşmanlarımız,  "dıştan saldırma" imkanı bulamayınca, bu sefer "içten saldırma" metotlarına başvurmaktadırlar. Türk-İslâm kültür ve medeniyetine karşı düşmanlığı bulunan, Milletimizi tarihi bağlarından koparmak isteyen ve Dünya Türklüğünü dağıtmak isteyen bu şer odakları, Ülkemizde hiç yoktan, bölgesel farklılıklara dayalı, siyasi mezhep ve etnik grup temelli, sınıflar ve nesiller arası çatışmalar icat etmekte ve bu vesileyle kitleleri kışkırtmaktadırlar. Kısaca "böl-parçala-yönet" düsturuyla hareket eden bu hain mihraklar, bölgesinin en istikrarlı ve güçlü Ülkesi olan Türkiye'yi, kan gölüne çevirdikleri Ortadoğu bataklığına sürüklemenin gayreti içerisine girmişlerdir. Ne var ki, binle...